Netflix Belgeselleri: Yeni Bakış Açıları Kazandıran 30’dan Fazla Belgesel

Netflix belgeselleri dünya genelinde çokça ilgi görüyor. Filmler ve diziler de aynı şekilde her ay milyonlarca insan tarafından izleniyor. Netflix belgeselleri bilgilendirici içerik arayan ve vizyon arayışı içinde olan herkesi tatmin eden yapımlar sunuyor. Konu En İyi Netflix Belgeselleri olunca da detaylı bir araştırma yapmak gerekiyor.

Bunun dışında Netflix hakkında bir söz dönüp dolaşıyor: “Netflix içinde izlenecek şeyleri aramak, izlenen şeyden daha uzun sürüyor”. Bu söz, şüphesiz her Netflix kullanıcısının yaşadığı bir sorunu özetler nitelikte. Bu içerikte de bu durumdan muzdarip olanlar için belgesel arama süresini kısaltacak, izlediğinizde size yeni bakış açıları kazandıracak Netflix belgeselleri bir arada!

1) Morgan Freeman ile İnancın Hikayesi (IMDb: 8,0)

Her bölümünde farklı mistik sorulara cevaplar arayan bu National Geographic belgeseli, özellikle din, inanç, yaratılış ve kötülük gibi derin konularla ilgilenen belgesel severler için harika bir seçenek. Belgeseli özel yapan etkenlerden biri de Morgan Freeman. Belgeselin başrolünde bulunan başarılı aktör kendimizi belgeselin içindeymişiz ve onunla beraber geziyormuşuz gibi hissettiriyor.

Şimdilik 2 sezon 9 bölümden oluşan belgeselin bir diğer özelliği de birçok özel mekana ev sahipliği yapması ve her bir cevabın alanında uzman insanlarla aranması diyebiliriz. Kendimizi bazen Mısır’da piramitlerin derinliklerinde bazen de Kudüs’te iki farklı inanışın ortasında bulabiliyoruz. Bazen hapishanede müebbet hapis mahkumuyla konuşurken bazen de budist lamasıyla konuşabiliyoruz. Böylesine çeşitliliğe sahip bu belgesel dizisini izlemek için birçok nedenimiz var desek hiç de yanlış olmaz.

2) İkarus (IMDb: 7,9)

Belgesel, adını balmumundan yaptığı kanatlar ile babasının inşa ettiği hapishaneden kaçmaya çalışan Yunan Tanrısı’ndan alıyor. Mitolojide, Icarus‘un babası Daidalos oğluna balmumundan yaptığı kanatların erimemesi için çok yüksekten uçmamasını hem de yeryüzünden görünmemesi için çok alçaktan uçmamasını tembih eder. Belgesele bu ismi vermenin gerçekten doğru bir karar olduğunu izledikten sonra hemen fark edilebiliyor.

Belgeselde, amatör bir bisikletçi olan yönetmen Bryan Fogel, sporda dopingin etkisini araştırmaya başlıyor. Fogel sonrasında kendi üzerinde doping uygulamaya karar veriyor ve bunun için Rus bilim adamı Dr. Grigory Rodchenkov ile birlikte çalışmaya başlıyor. Buraya kadar her şey normalken bir anda işlerin yönü değişiyor ve kendilerini büyük bir doping skandalının içende buluyorlar.
Oldukça gerçekçi, şaşırtıcı ve gerilim dolu sahnelerle izleyici için harika bir deneyim yaşatan bu belgesel mutlaka izlenmeli.

3) Kirli Para (IMDb: 8,2)

Hayatımızı para ile şekillendirmeye başladığımız bu dönemler de etkisi altında kaldığımız paranın bize yaptırdıklarını ve yaptıracaklarını kestirmek sandığımız kadar kolay değil. Büyük çaplı dolandırıcıların kaynağı ise: Kirli Para.

Lüks yaşamların ardında kalan hikayeler ve gözükmeyen taraf da olan müşterileri bizlere gösteren belgeselde her iki açıdan da bakma imkanı buluyorsunuz. Alex Gibney tarafından hazırlanan belgeselde, iş dünyasının hırsla büyümüş çalışanları ve açgözlülüğün tavan yaptığı olayları gözlemleyebiliyorsunuz.
İlk bölümde Volkswagen den başlayıp sarsıcı boyutta olan yolsuzluğuna tanık oluyorsunuz. Yarışın daha bitmediğini sağlık sektöründe de kendini gösterdiğini örneklendiren Valeant da hızlı bir gelişme bölümünü oluşturuyor. Final kısmı ise her şeyin daha yeni başladığını bizlere gösteriyor ve Trump Organazation’u derinden inceliyor.

Dirty Money (Kirli Para) firmaların hem avcı hem de av olduğu durumları göz önüne sererek gerçeklik algınıza yeni bir boyut kazandırıyor.


4) Suçlu Zihinlere Yolculuk (IMDb: 5,2)

Suç ve suçun unsurlarını, suç işlemiş insanlar üzerinde ölçülendiriyor. Psikolojik unsurlar suç işleme aşamasında etkisini ve gözden kaçırılan her detayın aslında olay da ne kadar büyük bir bütünlük oluşturduğunu görüyorsunuz.

Görmek, duymak, bilmek istemeyeceğin olayların arka planları sizi olayın içine sokuyor. Suçlu bir zihnin nasıl çalıştığını görüyor, kendi değer yargılarınızla karşı karşıya geliyorsunuz. Belki de bilmediğiniz ortak yönleriniz ortaya çıkıyor. Suç işlemenin nasıl bu kadar farklı boyutu olabileceğini görüyorsunuz.
Kullanılan dokümanlar, ses kayıtları ve delil oluşturabilecek çoğu materyaller olayın akışına uygun bir zeminde hazırlanmış bu sayede belgeselin akıcılığına kapılıyorsunuz. İnsanların neler yapabileceğini tahmin bile edemiyorum diyorsanız, suçlu zihinlere yolculuğa çıktıktan sonra bir daha düşünmek isteyebilirsiniz.

5) Follow This (IMDb: 3,9)

Kalıplara uyma zorunluluğu bizleri gün geçtikçe daha çok içine çekmeye başladı. Bağımlılık seviyemizin artığı bu dönemlerde araştırmacı yazarların her bölümde bizleri şaşırtıcı gerçeklerle bir araya getiriyor.

İnternet bağımlılarından madde bağımlılarına kadar farklı sesleri bir araya getiren belgeselde kendiniz de bir parça bulabiliyorsunuz. Sosyal medya gerçekçiliğin önünü kapamışken bizim gördüklerimiz ve görmek istediklerimiz ‘nedir’ sorusuna cevap buluyorsunuz. İsteklerimizle şekillendiğimiz son yıllarda ‘aslında’ istediğimizin sahip olduklarımızla benzer şeyler olup olmayacağının farkına varıyorsunuz.

6) Take Your Pills (IMDb: 6,4)

Rekabet duygunuzun sizi yönlendirdiği bir dünya da ayakta kalmak ne kadar kolay olabilir? Destek almanız gerektiği zaman yakınınızdakilerin yetmediğini düşündüğünüz de nelere başvurabilirsiniz? Take Your Pills sizin için cevap veriyor: Adderall.

Özellikle Amerikalı gençlerin ‘bağımlılık’ derecesinde kullandığı bu ilaç, odaklanmayı yüksek tutarak sizleri yaptığınız her işte en iyisi olabileceğinize inandırıyor. Ancak bu ilaç sanıldığı kadar masum olmayabilir. Belgesel de kullanan kişiler tarafından tecrübeleri bizlere aktarılıyor. Kullanıcıların ağzından ilacın onlar için ne anlama geldiğini öğreniyorsunuz.
Bir taraftan asıl gerçeklikten uzaklaşmış kullanıcılar varken bir tarafta ilacın bilimsel olarak yan etkilerini dinliyor olacaksınız. Hırsınız uğruna yapacaklarınız size zarar veriyor olsa da ‘en iyisi’ olmak vazgeçilmez midir, izledikten sonra belki bir cevap bulabiliriz.

7) Tuz, Yağ, Asit, Isı (IMDb: 7,8)

Bu belgesel serisi; Samin Nosrat’ın New York Times Best Seller listesine giren ve bu seriyle aynı adı taşıyan yemek kitabından uyarlanıyor.

Nosrat; hazırlanma aşamasından tadım kısmına kadar tüm sürece büyüteç tutmak isteyen yemek aşığı bir kadın. Hatta bu arzusuyla her şeyi tatmak ve her şeyi yerinde görmek için dünyayı dolaşıyor.
Nosrat’a göre dört temel unsur bir yemeğin lezzetini belirler ve iyi yemek yapmanın ötesinde kusursuz bir aşçı olmak için bu dört bileşenle ustaca dans etmeniz gerekiyor. Ayrıca bu düşüncesinin dünyadaki tüm mutfaklar için geçerli olduğunu savunuyor.
Nosrat, bu dört bileşen için dört farklı ülke geziyor; Japonya, İtalya, Meksika ve ABD. İzlerken Samin Nosrat’ın yemeğe olan tutkusundan doğan araştırma ve keşfetme hevesi direkt hissediliyor. Yaptığı tadımlardan sonra, Nosrat’ın tepkileri o kadar doğal ve eğlenceli ki yediklerinin tadını merak etmemek mümkün değil. Kendisi de oldukça iyi bir aşçı olduğu için izlerken keşke komşum olsaydı diye iç geçirmek kaçınılmaz.
Yemek programlarını ilgiyle takip ediyorsanız veya belgeselin geçtiği bu 4 ülkeyi merak ediyorsanız bu seriye göz atmak isteyebilirsiniz.

8) Chef’s Table (IMDb: 8,6)

Sadece gastronomi tutkunlarının değil herkesin mutlaka şans vermesi gereken, bana göre gelmiş geçmiş en güzel belgesel serisi. Yorgun bir gün sonunda düşüncelerle boğuşuyorsanız beyninizi dinlendirmek için ve motivasyonunuzu kaybettiğiniz günlerde modunuzu yükseltmek için birebir. Çok yönlü, zengin, yalın ama etkileyici. Çekim kalitesi ve kurgu şahane.

Her bölüm, konuk ettiği dünyaca ünlü aşçıların ilham dolu hikayelerini anlatıyor. Aşçıların sadece mutfaklarına değil, yaşamlarına ve kişisel yolculuklarına da odaklanıyor. İmkansızlıkların imkanlı kılınmasının ardındaki derin tutkunun insanı ve dünyayı nasıl güzelleştirdiğini gözler önüne seriyor. Aşçılığın ve pastacılığın gerektirdiği özveriyi tüyleri diken diken ederek yansıtıyor.
5 sezondan oluşan Chef’Table’ın 4. sezonu sadece pastacılardan oluşuyor. Ayrıca “Chef’s Table France” adlı 1 sezon 4 bölümden oluşan ve sadece Fransız aşçılara yer verilen mini bir serisi de var. Hayatın içinden gelen hikayelere tanık olmak istiyorsanız Chef’s Table’ı çok sevecekseniz.

9) Küba’nın Özgürlük Hikayesi (IMDb: 7,8)

Netflix sadece dizileri değil, belgeselleri ile de gönlümüzü çalmaya başladı. Belgesel-dizi tadındaki “The Cuba Libre Story” (Küba’nın Özgürlük Hikayesi), 50’şer dakikalık 8 bölüm ile Küba’nın fırtınalı tarihini gözler önüne seriyor.

Unesco’nun yaptığı bir araştırmaya göre dünyanın en çok görülmek istenen ülkesi olan Küba, rengarenk evleri ve klasik arabalarının yanısıra sosyalist oluşuyla da çekiyor dikkatleri. 1955 yılında Fidel Castro’nun başlattığı 26 Temmuz Hareketi’ne Che Guevara’nın da katılmasıyla ülkede diktatöre karşı bir gerilla savaşı başlıyor ve 1959 yılında Küba sosyalistliğe ilk adımı atıyor.
Almanya, Fransa ve Rusya ortak yapımı olan belgesel, Fidel Castro’nun yükselişine, Che Guevara’nın Küba’ya gelişine, soğuk savaş yıllarında Küba üzerinden dönen entrikalara ve Küba tarihine dair daha nice olaylara ışık tutuyor. Birçok farklı yapıma göre daha objektif olduğunu söyleyebileceğim bu yapım, Küba’nın 500 yılını merak edenler için harika bir tercih.

10) Hitler’in Kötülük Çemberi (IMDb: 8,0)

İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanya’sının acımasız hamlelerini hepimiz biliyoruz. Ve ne zaman Nazi Almanya’sı dense aklımıza Hitler geliyor. Bu düşünce çok yanlış olmasa da “Hitler’s Circle of Evil” (Hitler’in Kötülük Çemberi) isimli Netflix belgeseli bizi, olayları biraz daha geriden görmeye çağırıyor.

 Hayatta kalmak için verilen mücadeleler, ihanetler ve suikastler… . Her biri yaklaşık 50 dakika olan 10 bölümden oluşan belgesel-dizi, Nazi Almanyası’nı anlatırken Hitler’in kariyerinde payı olan kişilere de yer veriyor. İngiliz yapımı olan belgeselde, Heinrich Himmler, Rudolf Hess, Reinhard Heydrich gibi Hitler’in dava arkadaşlarının hayatları gerçek görüntüler, canlandırmalar ve tarihçilerin röportajları ile anlatılıyor.

11) Uyuşturucu Baronları (IMDb: 6,8)

İllegal olmasına rağmen dünyanın en bilinen isimleri arasında birçok uyuşturucu baronu da yer alır.
Uluslararası düzeyde en tanınanlarının anlatılmasını amaçlayan Uyuşturucu Baronları’nın (Drug Lords) her bölümü 45 dakikadan oluşuyor ve Pablo Escobar, Christopher Coke, El Chapo Guzman, Cali Karteli gibi isimlerin hayatı anlatılıyor. Tarihin en büyük patronları arasındaki isimlerin yaşadığı ilginç anıların
ve zorlu yaşamların yanı sıra aile hayatlarının da anlatıldığı belgeselde diğer kartel üyelerinin
röportajları da bulunuyor.

Bu kadar büyük şebekelerin nerelerden geldiği ve nasıl oluştuğuna ayna tutan belgesel, aynı zamanda
bu çeteleri yakalamak için gece gündüz uğraşan CIA ve dedektiflerin bakış açısından da konuyu ele alıyor. Uyuşturucunun yasal olmamasına rağmen, bu kadar büyük baronlar haline geldiğini merak edenler için güzel bir seçenek olan diziyi izlediğinizde pişman olmayacaksınız.

12) I am a Killer (IMDb: 7,6)

Artık cinayet haberlerinin normalleşmeye başladığı bu günlerde Netflix adından bolca söz ettiren “I Am A Killer” belgeselini yayınlamaya başladı. Her bölümde farklı katillerin hayat hikâyelerinin anlatıldığı bu belgeselde sadece katilin anlattıklarına değil, olayın ilgilileri ve uzmanlarla yapılan röportajlara da yer veriliyor. Her biri 50 dakika olan ve 10 bölümden oluşan belgeselde, yaşanan hayat hikâyelerini katillerin kendi seslerinden sorgularını dinlerken cinayetin arka planını da öğrenebiliyorsunuz.

İzlerken bir katilin psikolojik durumunu anlamaya imkân veren bu yapımda, kimi zaman çocuklukta yaşanan şiddetin ve sevgi eksikliğinin neden olduğu durumları fark ederken kimi zaman da şanssızlığın ya da verilen yanlış kararların hayatı nasıl şekillendirdiğini yaşanmış örneklerden izleyebiliyorsunuz. Cinayetlerin nasıl işlendiğini ve katil psikolojisini merak edenler için soluksuz izlenebilecek bir tercih.

13) Minimalizm: Önemli Şeylere Dair Bir Belgesel (IMDb: 6,7)

Minimalizm kelimesini son senelerde oldukça sık duymaya başladık. “Less is more.” (Az çoktur.) diyerek hayatlarında daha az eşya kullanan minimalistlerin felsefelerine yakından bakan bir belgesel, Minimalizm: Önemli Şeylere Dair Bir Belgesel.

Joshua Fields Millburn ve yakın arkadaşı Ryan Nicodemus, minimalizme gönül vermiş iki isim. Birlikte “The Minimalists” isimli blogu kuran ikili, minimalizm hakkında bir kitap yazıyor, Minimaliz: Anlamlı Bir Yaşam. Kurumsal şirketteki işlerinden ayrılan Joshua ve Ryan, kendilerini minimalizme adıyor ve bu belgeseli çekmeye karar veriyorlar. 2016’da yayına giren Minimalizm: Önemli Şeylere Dair Bir Belgesel, hem Joshua ve Ryan’ın hem de diğer minimalistlerin hikayelerini anlatırken minimalizm felsefesini bize tanıtıyor.
Hayatın her anlamda daha sade yaşanabileceğini gösteren belgesel, aldığım kararları düşündürüyor. Belgesele geçen kitabı okuyarak minimalizmin derinliklerine girme isteği uyandırdı bende Minimalizm: Önemli Şeylere Dair Bir Belgesel.

14) Masonlar (IMDb: 6,0)

Dünya üzerinde birçok bilinmezlik ve sır yer alıyor. Bu bilinmezliklerden en çok merak edilenlerden biri olan ve bilinmediği için de büyük bir önyargıyla karşılanan Masonlar, Masonlar (Inside the Freemasons) belgeselinde tanıtılmaya çalışılıyor. Masonluğun doğuş noktası olduğuna inanılan İngiltere’nin çeşitli localarına konuk olan belgesel, Masonların geçmişini ve ritüellerini oldukça açık şekilde anlatıyor. Gizlenmesi gereken ritüellerin bir kısmını dahi görebiliyoruz. Belgeselde bazı masonların kişisel hikayelerine de konuk oluyor ve onların hayatlarını, seçimlerini de izliyoruz.

Medyada yer alan masonlar hakkında yayılan mitlerinin hatalı olduğunu belirten Masonlara kendilerini daha iyi tanıtma şansı veren belgesel, merak edilen birçok soruya cevap niteliğinde. Gizliliği koruma amacıyla törenlerin yalnızca küçük parçalarına yer verebilen belgeselde, ritüellere, makamlara, sembollere dair önemli bilgiler elde edilebiliyor. Özellikle, hikayelerin arasında, kamu spotu gibi çıkan birkaç bilgiyle masonluğu, masonik erdemleri ve ilkeleri daha yakından tanıyabiliyoruz. Zaman zaman eğlenceli de olan belgesel, masonları merak edenler için güzel bir öğrenme kaynağı.

15) The Story of Diana (IMDb: 8,1)

Netflix belgesellerinden “The Story of Diana”, Diana’nın sansasyonel Royal ailesi hayatını bizlere anlatan mükemmel bir yapım.

Galler Prensesi Lady Diana, kısa ömründe tüm dünyayı etkisi altına almış güçlü bir kadın olmasına rağmen hayatında birçok zorluk yaşadı.
Belgesel iki kısımdan oluşuyor. İlk kısımda Diana’nın çocukluğundan başlayan ihtiraslı hayatını izliyoruz. Ailesinde yaşanan zorlu süreçlerden ve annesinin babasını nasıl terk ettiğinden bahsediliyor. Ardından Charles ile nasıl tanıştığını ve nasıl evlendiklerini anlatan ilk bölümün sonlarına doğru, evliliklerinin nasıl çöktüğünü ve bu büyük yıkım karşısında Diana’nın mücadelesini görüyoruz.
İkinci kısımda ise tamamen çöken bir evlilik ve sonrasında açgözlü basın karşısında direnmeye çalışan bir Diana’ya şahit oluyoruz. Belgeselin sonu ise tabi ki oldukça trajik. 97’de yaşanan elim kaza sonucu hayatını kaybeden Lady Diana, ölümüyle milyonları ağlattı. Yaptıklarıyla tüm dünyayı kasıp kavuran Prenses Diana’nın hikayesinin nasıl sonlandığını merak edenler için mutlaka izlenmesi gereken bir belgesel.

16) Soyut Düşünce: Tasarım Sanatı (IMDb: 8,5)

İlham verici bir şeyler izlemek isteyenler için muhteşem bir seçim! Belgesel, tasarımcının bakış açısını yakalayabilmek, onların hikayelerini ve ilham kaynaklarını keşfedebilmek gibi ufuk açıcı konular üzerine eğiliyor. Fonksiyonelliğinin yanı sıra tasarım denen kavramın aslında bir hikaye anlatım tekniği olduğu harika bir şekilde ele alınıyor. Toplam da 1 sezon olan belgesel, 8 ayrı bölümden oluşuyor. Soyut Düşünce: Tasarım Sanatı IMDb’deki 8,5’lik puanıyla da dikkatleri çekiyor.


17) Gıda Suçları (IMDb: 7,0)

Netflix’in orijinal yapımlarından olan “Gıda Suçları” belgesel dizi olarak bizi farklı bir serüvene dahil ediyor. Gıda sektörünün arka planında neler yaşandığını merak edenlerin mutlaka izlemesi gereken bu yapım, her bölümünde farklı sektörleri işliyor. Sezon sonunda
tavuk üretiminden bal üretimine kadar çeşitli sektörlerin kötü yanlarını görmüş oluyoruz. Belgeseli izlerken karşılaştığınız tatsız gerçekler sizi oldukça etkileyecek.

Gıda tedarik zincirinin merkezine kadar giderek bizi gerçeklerle yüzleştiren belgeselin bölüm adları sektörel konulara göre seçilmiş. İlk bölümde arıcılık ve bal üretiminden bahsediliyor. İkinci bölümde ise yer fıstığı ve gıda alerjileri hakkında bizleri bilgilendiriyor. Üçüncü bölümde sarımsak sektörü hakkındaki gerçekleri öğreniyoruz. Dördüncü bölüm ise biraz üzücü, tavuk üretiminin acımasız yanlarına şahit oluyoruz. Beşinci bölümde süt üretiminin sansasyonel boyutunu izliyoruz. Altıncı bölümde ise balıkçılık sektöründe yer alan sahtekar patronlar, şüpheli ithalatlar ve karşı çıkılan düzenlemeler gibi sektörel krizlerden bahsederken bir yandan da balık rezervlerini nasıl azalttığımızdan bahsediliyor.
Gıda sektörlerinin bu kadar vahim durumlarda olduğunu gördükten sonra, neleri yiyip içeceğinize karar verirken arka planda dönen birçok şeyi düşünmeden edemeyeceksiniz.

18) Piramitlerin Şifresi (IMDb: 6,8)

Netfilix’in eski çağlardan itibaren insanlığın gelişimine yaptığı araştırmaları sonucu ortaya çıkarttığı bu belgeselinde uzman bir ekip tarafında yerinde yapılan röportaj ve incelemelerle teknolojinin eskiden nasıl olduğunu gözler önüne sermektedir.

Tek sezonluk ve yaklaşık 45 dakikalık 5 bölümden oluşan seri boyunca hem bilimin tarihsel gelişine hem de insanların bilimsel olaylara bakış açılarının nasıl yıllar içerisinde değiştiğine tanık oluyorsunuz. Mısır ve piramitler temelinde yer alan belgeselin ilk bölümünde de piramitlerin genel tarihi hakkında bilgi verilip neden yapıldığı sorusuna cevap aranmaktadır. O sırada eski Mısır uzmanlarının bilgi birikimi ve anlattığı eski bir hikayede piramitlerin ne amaçla yapıldığı detaylı şekilde analiz edilmektedir.

İkinci bölümünden itibaren ezber bozan bir çizgiye giren teknolojiye olaylar ters açıdan yaklaşılarak eski Mısırlıların sahip olduğu üst teknolojiden detaylıca anlatılıyor. Araştırmacıların inceledikleri eserlerde bu üst düzey teknolojiye ait kanıtlar sunulmakta ve piramitlerle ilgili birçok yanlış bilinen bilgi düzeltilmeye çalışılmaktadır.
Üçüncü bölümünde sanatsal ağırlıklı bir konu bizleri beklemektedir. Piramitlerin sanatsal işlevlerinin yanısıra eski Mısır sanatındaki garip sembollerin gizemleri çözülmeye çalışılmaktadır. Aynı zamanda bu antik Mısırlıların kutsal kabul ettikleri kozmoz bilgisi hakkında da yeni ipuçları bulunmaya ve incelenmeye başlanmıştır.
Dördüncü bölümünde insana dönen belgeselde piramitlerin yapımına dair oldukça yaygın bir görüş olan güçlendirilmiş insan modellemesine gönderme yapmaktadır. Son bölümünde ise yeni bir kronoloji oluşturmak amacıyla yeni zaman döngüleri içerisinde piramitlerin yapımı konusuna geri dönerek bazı ipuçlarının cevabını veren belgesel ortaya yeni ve farklı birçok iddia da atmaya devam etmektedir.

19) Tony Robbins: Ben Sizin Yol Göstericiniz Değilim (IMDb: 6,7)

Tony Robbins popüler bir motivasyon konuşmacısı! Kendisi 1 yıl içinde 200.000’den fazla insanla görüşüyor ve yılda sadece bir kere seminer veriyor. Bu seminer yaklaşık 6 gün ve günlük 12 saatten fazla sürüyor. Katılım ücreti 5,000$’dan fazla olan seminere insanlar dünyanın her tarafından akın ediyor. Hatta katılım sağlayabilmek için eşyalarını satan birçok insan da mevcut. Seminer oldukça interaktif geçiyor, hatta bazı katılımcılar Robbins ile kendi hikayelerini paylaşıp birebir dialoglar da kurabiliyor. “Tony Robbins: Ben Sizin Yol Göstericiniz Değilim” adlı yapımda da bu 6 günlük seminerden önemli kesitler etkileyici bir şekilde bir araya getirilmiş. Bu notları daha önce CEOtudent’ta bir araya getirmiştik. O içeriğe de buradan⇗ ulaşabilirsiniz.


20) Planet Earth – Dünya Gezegeni (IMDb: 9,4)

Doğa belgeselleri kategorisinin yıldızı sayılabilecek Planet Earth, 2006 yılında BBC One kanalında yayınlanan ödüllü bir belgeseldir. 2007 TCA En İyi Mini Dizi Ödülü ve 2008 Peabody ödülü dahil tam dokuz ödülü olan belgesel yayınlandıktan tam on iki yıl sonra hala “çığır açıcı” olma özelliğini korumaktadır.

David Attenborough tarafından seslendirilen ve Alastair Fothergill tarafından yönetilen belgesel 11 bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümünde yaşadığımız dünyanın genelini şekillendiren doğa olaylarını vurgulayan yapım, sonraki 10 bölümde her seferinde çöller, buzullar, su altı gibi farklı habitatları gözlemleyerek hayvan ve bitkilerin yaşam koşullarını ve adaptasyonlarını inceler.

21) Life – Yaşam (IMDb: 9,1)

Başka bir BBC yapımı olan bu belgeselin seslendiricileri arasında David Attenborough ve Oprah Winfrey gibi isimler yer alıyor. 10 bölümden oluşan bu yapım her bölümünde bitkiler, kuşlar, primatlar, sürüngenler gibi farklı türlere odaklanarak dünya üzerindeki yaşamın insan türü haricindeki profilini ayrıntılı şekilde çizmeyi amaçlıyor.

Dünyamızda süren yaşam mücadelesine tanık olmak isteyen izleyicilerin keyifle seyredeceği belgesel, TCA tarafından 2010 yılında En İyi Haber ve Bilgi Programı ödülünü almıştır.

22) Dope (IMDB: 7,4)

Dope, İspanyol belgeseli olup uyuşturucunun hangi nedenlerde ortaya çıktığını tacirlerin gözünden, kullananların ise nasıl bağımlı hale geldiklerini ve yaşantılarının geldiği son durumu anlatan bu belgesel, polisin de en ince şekilde uyuşturucu ile mücadelesini, insanların hayatlarını kurtarmak için yaptıkları tehlikeli operasyonları tüm çıplaklığı ile ortaya koyuyor.

Tacirlerin, kullananların ve polisin gözünden anlatan belgesel suçun insan psikolojisinin derinlerinde nelerin yattığına şahit oluyoruz. Önce bir konunun bu kadar derinine inen ve her şeyi göz önüne seren bu belgesel çıkış noktasından son noktaya kadar sadece kaybetmişliğin nedenine bağlı olarak insanın hayatı pahasına neleri göze aldığını da açık bir şekilde anlatıyor.
Tacirlerin, kullanıcıların ve polisin bakış açısından çekilen İspanyol dizisi, uyuşturucuya karşı verilen bu mücadelede izleyici de etkisi altına alarak farklı bir bakış açısı sunuyor.

23) Vietnam Savaşı (IMDb: 9,1)

Vietnam Savaşı, 1955’ten 1975’e kadar süren 20 yıllık bir savaştır. ABD ise savaşa 1963-1973 yılları arasında dahil olmuş ve yaklaşık 60.000 askerini kaybetmiştir. Sağ olarak ülkesine dönen askerlerin çoğu da intihar etmiştir. Soğuk Savaş dönemindeki ikinci sıcak çatışmadır.

Yakın tarihin en önemli ve tartışmalı savaşlarından birini anlatan bu belgesel Ken Burns ve Lynn Novick’in imzasını taşıyor. Toplam 10 bölümden oluşuyor. Çekimi için 30 milyon doların üstünde bütçe ayrılan ve yapımı toplam 10 yıl süren bu eser Amerikan Film Enstitüsü tarafından 2017 Özel Ödülü ile taçlandırılmıştır. Geoffrey C. Ward tarafından yazılmış ve Peter Coyote tarafından anlatılmıştır.
Belgesel 79 görgü tanığı ile yapılan röportajları içerir. İki farklı tarafta savaşan insanlarla röportaj yapılmasına ayrı özen gösterilmiştir. Ken Burns, tarihçiler ve diğer uzmanlarla röportaj yapmaktan özellikle kaçınmıştır. Kullanılan materyallerin hepsi olayı birçok farklı açıdan betimlemelerine dikkat edilerek seçilmiştir. Neredeyse 1500 saatlik bir arşiv araştırmasından sonra 24.000’den fazla fotoğrafa ulaşılmıştır. Belgeselde bu materyaller kullanılarak savaş, arkasındaki politikalarla ve sonuçlarıyla objektif bir şekilde ele alınmaktadır. Bu yapım Netflix belgeselleri arasında yüksek IMDb puanıyla da dikkat çekiyor.

24) Dünyanın En Sıra Dışı Evleri (IMDb: 7,5)

Ev algımızı değiştiren yapıları bizlere mimari ve yapısal özellikleri ile sunan Netflix, bu belgesinde dünyanın dört bir yanına götürüyor. Yeni Zelanda’dan Yunanistan’a doğal ortamlarla evleri bir bütün haline getiren yapıları mimar Piers Taylor’un anlatımından dinleme imkanı bulabiliyorsunuz. Piers ile beraber yolculuk yapan Caroline Quentin ise bizler için evin bir ‘iç sesi’ haline geliyor. Ev sahipleriyle beraber sıra dışı evlerde yaşamanın bundan kaynaklanan avantajların ve dezavantajları ortaya çıkarıyor.

Bir gün sizin de eviniz olursa ve evinize kendinizden bir parça katmak isterseniz işte bu belgesel tam da ‘öznellik’ algısının evlere nasıl yansıdığın bizler için gözler önüne seriyor.

25) Afrika (IMDb: 8,9)

Tropik ormanlardan kurak çöllere uzanan ve dünyanın en büyük ikinci kıtası olan Afrika’nın doğal yaşamını anlatan bu belgeselde, evrenin canlılar yaşamına ait bir parçasını keşfediyorsunuz. Yağışın en fazla olduğu Tropik Ormanlarda canlıların yaşamlarını gözlemliyor, Afrika’nın kalbine yolculuk yapıyorsunuz. Doğu Afrika da bozkırların da yırtıcı hayvanların egemenliğine şahit oluyor, okyanusların kesiştiği Güney Afrika da su ekosistemin farklı canlı türlerini tanıyorsunuz.

Doğa’nın içinde bulundurduğu ve bütünlüğüyle bir sanat oluşturan canlılar aleminin içine giriyor, Afrika’nın zorlu şartlarında hayatta kalma serüvenlerine tanık oluyorsunuz.

26) Esrarengiz Hastalıklar (IMDb: 6,7)

Emmy ödüllü dizi Intervention’un yapımcılarının üstlendiği belgesel, 1 sezon ve 7 bölümden oluşuyor. Türkçe ve İngilizce seslendirme seçenekleri ve Türkçe, Arapça, İngilizce ve Yunanca altyazı seçenekleri bulunuyor.

Esrarengiz hastalığı olan 7 kişi, karmaşık belirtiler, bir türlü konulamayan teşhisler ve pahalı tedavilerle baş etmeye çalışırken bir yandan da bu hastalıklarının gerçek olmadığını, zihinlerinin bir oyunu olduğunu söyleyen sevdikleri ve doktorlar ile uğraşmak zorunda kalır.

27) Dünyanın En Zorlu Hapishaneleri (IMDb : 6,6)

Netflix belgeselleri arasında bir hayli popüler olan bu yapım da ünyanın En Zorlu Hapishaneleri belgeseli dünyada ün salmış, gaddarlığın hüküm sürdüğü zorlu hapishanelerde geçiyor. İlk sezonunu araştırmacı gazeteci Paul Connolly, ikinci sezonunu ise suçsuz olduğu halde Birleşik Krallık’ta 13 yıl hapis yatmış olan araştırmacı gazeteci Raphael Rowe sunuyor ve mahkumlarla iletişim kurmada gerçekten başarılı. mahkum gibi bir hafta yaşayan sunucu, onların ne şartlarda yaşadıklarını deneyimliyor. Orijinal netflix belgeseli şuana kadar 2 sezon yayınlanmış ancak 3. Sezon da yolda.


28) Fight World (IMDb: 7,8)

Fight World, Amerikalı aktör Frank Grillo’nun anlatımıyla çekilen 5 bölümlük bir Netflix belgeselidir.
Belgesel her bir bölümünde izleyiciyi belirli bir ülkenin en önemli dövüş sporu ve bu sporun eğitim dünyasına götürmektedir.  Ayrıca Frank Grillo karma dövüş sanatlarında deneyimli olduğu için serinin anlatımında kendi deneyimlerini de izleyicilere aktarmaktadır. Fight World belgeseli, sadece dövüş sanatlarını anlatmakla yetinmeyip çekim yapılan ülkeler hakkındaki kültürel bilgileri de izleyenlerine sunmaktadır. Belgeselde aynı zamanda gösterilen dövüş sporlarının sadece spordan ibaret olmayıp sanatın bir parçası olduğu da vurgulanmaktadır. Fight World belgeseli, farklı dövüş tarzlarını yoğun bir şekilde işleyen bir dizi değildir aksine ‘Fight World’ isminin yanı sıra dizideki dövüş sahneleri oldukça azdır. Grillo’nun söylemine göre bu belgesel dövüş sporları hakkında değil, insan hakkında çekilmiş bir dizidir, dövüşen insanların hayatları derinlemesine incelenmiş ve onların hayata bakış açıları seyirciye aktarılmıştır. Belgeselde dövüş tekniklerinden ziyade dövüşmenin felsefesi ele alınmış, gelenekler, inançlar ve dövüşmenin sebepleri gibi konular işlenmiştir.


29) Seksi Kızlar Aranıyor (IMDb: 6,1)

2015 yapımı olan bu belgeselde genç kadınların porno sektörüne dahil olma süreçleri ele alınıyor. Bu genç kadınlar arasında yaşananlar, ailelerinin konuya yaklaşımları ve insanların bu mesleği seçme nedenleri detaylıca anlatılıyor. Belgesel porno sektörünü dijital dünyadaki gidişatı üzerinden de ele alıyor. İnternetin yaşamımıza dahil olmasıyla birlikte çokça değişen porno sektörünün şu sıralar aslında ne kadar korkunç bir hal aldığını gözler önüne seriyor. Gerçek bireyler ve hikayeleri üzerinden ilerleyen belgesel, porno sektörüne dair dünden bugüne aklımızda yer etmiş olan soru işaretlerini de gideriyor. Belgesel dışında Netflix’te bir de “Seksi Kızlar Aranıyor: Açık Açık” adı altında 6 bölümlük bir mini dizi yer alıyor.


30) The American Meme (IMDb: 6,0)

Hepimiz sosyal medya fenomenlerini biliyoruz, görüyoruz, takip ediyoruz. Beğeniler, yorumları, sponsorluklar, markalar derken ışıl ışıl bir hayatın içinde gibiler. Fakat aslında işin görünmeyen kısmı fazlasıyla yıpratıcı. Popülerlikleri süresince gerçek dışı bir hayata ve olmadıkları bir karaktere hapsoluyolar. Yapımcıları arasında Paris Hilton’un da olduğu bu yapım ise günümüz sosyal medya ünlülerinin hayatlarını ve ilginç mücadelelerini anlatıyor.

Kaynak: Ceotudent

Written by Altan Yiğit

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir