Kadın olmak hem zor hem de çok güzel. Zor çünkü kadın olanlar, kadın hissedenler, kendine kadınım diyenler için şartlar pek de eşit ve adil değil. Hem de dünyanın pek çok ülkesinde. Zor çünkü kendini ifade etmekte engellere takılıyorlar, onlara roller biçiliyor, başkaları kadınlar adına karar verebileceklerini sanıyor. Zor çünkü birtakım beklentiler ve baskılar altında kendilerini, hayatlarını yaşayamıyorlar. Bir yandan da güzel çünkü kadınlar akıllı, güçlü, çözümleyici, yaratıcı, cesur, bilge ve dahası. Erkek egemen dünyada bir duruş sergileyen, hakları için mücadele eden tüm kadınlar haklı. Kadınlar dünyayı değiştiriyor. Bu yüzden de şiddetsiz, özgür bir yaşamı hak ediyor. Korku içinde yaşamamayı hak ediyor. Toplumsal cinsiyet eşitliğini hak ediyor. Fakat bu dünyada kadın olanlar için ortak problemler var…
Gece yürürken tedirgin hissetmek. Sokaklar herkesin. Kadınlar da erkekler gibi geceleri güven içinde, ellerini kollarını sallaya sallaya yürüyebilmeli.
Korunmaya muhtaç bulunmak. Kadına fanusta yetiştirilen bir gül gibi muamele edilmemeli, onun varlığı ve benliği hiçe sayılmamalı. Kadın kendisini koruyabilir.
Kadın dediğin güzel olmalı. Kadın olmanın en önemli parçası güzel olmak değil. Standartlara esir olmak değil, kendin olmak güzel.
Kadın dediğin hanım hanımcık olmalı. Kadınlar isterse icat yapar, sanat yapar, aşk yapar, kahkaha atar, stres atar, dans eder, isyan eder…
Kadınlar ev temizler, çocuk bakar. İsterse bunları yapar ama ataerkil toplum ona bu rolleri uygun gördüğü için değil. Kadın, kocasız da var olabilir.
Tecavüzün sebebini kadına bağlamak. Bir tecavüzün sebebi kadının ne giydiği, ne içtiği, o saatte orada olması, tecavüzcüyü buna iten bunalımları değil; tecavüzcünün kendisidir.
İş hayatında eşitsizliğe maruz kalmak. Kadınlar erkeklerle eşit maaş almalı, terfi edebilmeli, hayatın her alanında çalışabilmeli. Mecliste temsil etmeli, edilmeli.
Reglini saklamak zorunda kalmak. Bir kadın reglini saklamak, reglinden utanmak zorunda olmadığı gibi, reglken hastalıklı ve zayıf da değildir.
Kadınların birbiriyle yarıştırılması. Kadınlar birbirini destekler, birbirine güç verir ve bu yolda asla yalnız yürümemek gerektiğini iyi bilir. Zaten buna feminizm denir.
Erkeğin üstünlük taslaması. Eril dil, günlük konuşmada kadının aşağılanması yetmezmiş gibi bir de erkeklerin her fırsatta kadınların daha az bildiklerini göstermek amacıyla onlara bilmişlik etmesi anlamına gelen mansplaining vardır.
Bonus:
Gülümsemelisin. Şunu giymelisin. Şöyle hissetmelisin… Kimse kadınları bir kalıba sokmaya çalışmasın!