Kilo sorunum var, hamile kalamıyorum, sivilce ve tüylerden bıktım, saçlarım ne yapsam güçlenmiyor, adetlerim düzensiz… Bunlar sana da tanıdık geliyor mu? Belki sen de bunlardan birini ya da birkaçını sık sık dile getiriyorsun ama sebebini farklı şeylere bağlıyorsun. Belki psikolojik olduğunu düşünüyorsun belki geçer diyorsun. Eğer öyleyse bu yakınmaların sebebi kadınlarda sık görülen ama az bilinen PKOS yani Polikistik Over Sendromu olabilir. Merak etme, bunlarla yaşamak zorunda değilsin.
Hadi, PKOS nedir bir bakalım.
PKOS yani Polikistik Over Sendromu, kısaca yumurtalıklarda çok sayıda kist olmasıdır. Bu durumda yumurtalıkta normalden çok sayıda folikül kisti oluşur ve yumurtalığın boyutu büyür. Sonuçta yumurtalıklarda bulunan bu çok sayıdaki kistler de PKOS’a yol açar. Ve bu durum oldukça yaygındır. Aklına, “Yumurtalıklarda çok sayıda kist olmasının ne zararı olabilir ki?” şeklinde bir soru gelebilir. Maalesef PKOS; adet düzenini, doğurganlığı, hormonları ve dış görünümü hatta uzun süreli sağlığı etkileyebilen önemli bir sağlık sorunudur.
Peki, PKOS neden olur?
PKOS’un nedeni tam olarak bilinmemekte. Ama PKOS’ta, kanda üreme sistemini düzenleyen bir hormon olan luteinizan hormonun (Lh) ve erkeklik hormonlarının düzeyleri yükselir ve bu da yumurtalıkların çalışmasını engeller.
PKOS’un belirtileri nelerdir?
İlk başta da söylediğim şeyler aslında. Yani hormon düzeylerinde oluşan değişiklikler; adetlerde düzensizlik, adet görmeme, kıllanma, saç dökülmesi, akne, kilo alma ve hamile kalamama gibi belirtiler. Bu belirtiler genellikle ergenlik ya da gençlik döneminde ortaya çıkar ve şiddetleri her kadında farklı düzeyde olabilir.
Adet düzensizliği: Adet görmeme, seyrek veya düzensiz adet görme şeklindedir. PKOS’u olan kadınlar genellikle yılda 6-8 kez adet görür, kilo aldıkça adet düzensizliği ağırlaşabilir.
Kilo alma: PKOS’lu kadınların kilosu giderek artabilir ve obezite oluşabilir.
Kıllanma ve akne: PKOS yüzde ve vücutta kıllanmaya, aşırı yağlanmaya, akne gibi sorunlara yol açabilir. Ayrıca erkek tipi saç dökülmesi de görülebilir.
Kısırlık: PKOS’lu kadınların çoğunda normal yumurtlama olmadığı için hamile kalmaları güçleşir. (Bu nedenle korunmasız ve düzenli bir birlikteliğin olmasına rağmen 6-12 ay içinde hamile kalamadıysan mutlaka bir doktora danışmalısın.)
Depresyon ve endişe hali: Maalesef bu da sık görülen bir durumdur ama tedavisi vardır.
PKOS, şeker ve kalp hastalıklarına yol açarak, gelecekteki sağlığı da etkileyebilir.
Şeker ve kalp hastalıkları: PKOS insülin direncine ve kan insülin düzeylerinde artışa yol açar ve PKOS’u olan 3 kadından birinde 40 yaşında gizli şeker, 10 kadından birinde ise şeker hastalığı gelişir. Aşırı kilo, şeker hastalığı ve PKOS’u olan kadınların yaklaşık yarısında bulunan uyku apnesi kalp hastalığı gelişme riskini artırır.
PKOS’u nasıl anlayabilirim?
Yukarıdaki belirtilerden herhangi biri sende varsa kadın doğum doktoruna danışmayı ihmal etmemelisin. Doktorun seni muayene edecek ve gerekli görürse bazı testler isteyecek.
Genel olarak aşağıdaki 3 durumdan 2’si varsa PKOS olduğu söylenebilir:
1- Adet düzensizliği
2- Erkeklik hormonu düzeylerinde yükselme (kan testleri veya kıllanma, akne, erkek tipi saç dökülmesi vs.)
3- Ultrasonografide yumurtalıklarda çok sayıda kist olduğunun görülmesi
Doktorun, bu testlerle birlikte veya daha sonra, farklı kan testleri de isteyebilir.
PKOS nasıl tedavi edilir?
PKOS tedavisinde doktorunun önerdiği ilaçları düzenli şekilde kullanman çok önemli. İlaçların yanı sıra yaşam tarzını da daha sağlıklı olacak şekilde değiştirmelisin.
Doğum kontrol hapları: PKOS’lu kadınlarda adetlerin düzenlenmesi için en sık kullanılan yöntem bu. Doğum kontrol hapları adetleri düzenleyerek rahim iç katmanının kalınlaşmasını ve rahim kanseri oluşmasını engeller. Erkeklik hormonu üretimini engelleyerek kıllanma ve aknenin iyileşmesini, saçların uzamasını destekler. Ayrıca hamile kalmak istemeyen ve seyrek de olsa yumurtlaması olan kadınlarda hamilelikten koruyucu etki sağlar. Burada şunu belirtmeliyim ki doğum kontrol hapları etkili ve güvenlidir. Yeni nesil doğum kontrol hapları kilo alımına yol açmaz. Bazen ilk aylarda bulantı, şişlik, lekelenme gibi geçici yan etkiler görülebilir ama bunlar ilk 2-3 ay içinde kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Doğum kontrol haplarını uzun yıllar güvenle kullanabilirsin, kısırlığa neden olmaz, bıraktıktan hemen sonra gebe kalabilir, hatta regl döngünü düzene sokacağı için hamile kalma sürecini daha kontrollü bir şekilde yaşayabilirsin.
Kilo verme: Adet düzensizliği, insülin direnci ve diğer belirtilerin giderilmesinde çok yararlı bir yöntem. Aşırı kilolu PKOS hastalarının çoğu ağırlıklarının %5-10 kadarını bile verdiklerinde, belirtilerinde iyileşme olduğunu fark ederler. Kilo vermek için, diyet ve egzersiz birlikte uygulanmalı. Meyve ve sebze ağırlıklı, tam buğday ekmeği gibi rafine olmayan gıdalarla, yağsız et-balık ve kümes hayvanlarıyla beslenmek; şeker, tuz ve kafein tüketimini azaltmak sağlıklı beslenmek demek. Özellikle kahvaltı olmak üzere öğünler düzenli tüketilmeli ve alkol tüketimi sınırlanmalı. Sağlıklı bir yaşam için haftada en az 3 kez 30 dakika fiziksel egzersiz yapmak da çok önemli. Bu konuda ayrıntılı bilgiyi doktorundan ve diyetisyeninden edinebilir ve kendine özel bir program belirleyebilirsin.
İnsülin direnci söz konusuysa doktorun buna yönelik bir ilaç da verebilir.
Sonuç olarak, sık rastlanan bir sorun olan PKOS ile başa çıkmak için sağlıklı yaşamalı ve doktorunun önerdiği tedavileri uygulamalısın.
Sen ister ve çaba gösterirsen PKOS’u yenebilirsin. <3