Madrid…
İspanyanın başkenti, tarihi ve turistik önemi hakkında size sayfalarca yazabilirim ama yazmayacağım…
Bir şehir düşünün 4 mevsim gidilir mi? Gidilir.
Bir şehir hiç durmaz mı yorulmaz mı, yormaz mı? Yormaz.
Bakın bu şehir doyuruyor insanı gözümü karnımı ruhumu doyuruyor.
Ben nasıl gittim Madrid’e….
Bir hafta sonu bastım gittim hafta sonu Madrid’e mi gidilir gittim diyorum ya gittim.
Hayatımın ilk uzun uçuşu 4 saat uyku bandım ve pijamalarımla gittim başka çarem yoktu her soruna rağmen gittim gönül ferman dinlemiyor ben hiperektif biriyim ve sabit kalabileceğim max süre 30 dakika oda nefesim kesiliyor Allahım ne olur azıcık daha durabileyim diyorum. Üstelik sayısız alerji sahibiyim toz, kum, polen, hava evet hava insanın havaya alerjisi olur mu nefes de mi almayalım. Aniden yüzüm şişebilir gözlerim dolabilir tabi bunlar beni durdurur mu asla böyle şeyler düşünmeniz beni üzer 🙂
4 saat yolu düşününce dedim sağlam plan lazım Badeciğim ne yapacaksın?
1 gün izin aldım iş yerinden hafta sonunu birleştirdim pişman değilim….
Ben daha önce olduğu gibi oturdum çalıştım ne yenir ne yapılır nerede kalınır.
Hemen internetten Free Walking Tur Madrid yazdım ve daha önce başka ülkelerde de denediğim bu tura kayıt oldum. Ücretsiz ama bahşiş veriyorsun sana İngilizce olarak ülkeyi anlatıyor belli başlı yerlere götürüyor en fazla 10 kişi falan oluyor. Bir diğer hazırlığım ise Santiago Bernabéu Stadyumu’na bilet almak. Real Madrid takımının mabedine inmek kupa odasına girmek. İnternetten alınabiliyor ortalama 25 £.
Peki sonra?
Cuma sabah 5 de kalktım en hızlı şekilde kontrollerden geçtim ve uyku bandımı taktım ve uyandığımda Madrid Barajas Havalimanı’ndaydım. Her şey harika hava muhteşem güzel ben dersen yerimde duramıyorum bırakın gezeceğim ispanyadayım çekilin yüzümden içimden attığım çığlıklar duyuluyor o derece ama bir problem var minicik bir problem çok ufak BEN MADRİD’DE 3 GÜN KALACAĞIM VİZEMİN BİTMESİNE 3 GÜN VAR. Korkmadan cesur olmazsın bade hadi kızım dedim doğru pasaport kontrolüne en sevimli halimle ‘’hola’’ dedim…
BEN: Hola(merhaba)
PASAPORT POLİSİ: Hola(merhaba)
BEN: Como estas(nasılsınız)
PASAPORT POLİSİ: Biyen. Bienvenido a casa(iyiyim, eve hoş geldin)
BEN: ŞOK-MAVİ EKRAN(Tövbe estafurullah)
Yani başta ben anlamadım güldüm hoşuma da gitti bu kadarını beklemiyordum valiz çanta deli gibi koşuyorum otele gideceğim. Ben asla kaldığım yere otel demem evdir benim için orası eve gideceğim çıktım havaalanından gitmeden tabikî de araştırdım metroya bineceğim duraklarına kadar biliyorum ama metro yok. Durak ta yok bilet alacağım oda yok.
Sevgili Madrid sana gelmek güzel ama izin ver havalimanından çıkayım ne olur böyle bir şey yok çıkamazsın sen ne kadar büyüksün havalimanı bence belediye olmalı kendi kendine. Meğer metro havalimanın içindeymiş ama çok içinde derinlerde 20 dk yürüdüm sadece bilet alabileceğim makinelere kadar gelebildim.
İnanılmaz bir yol ağı var ve muhteşem bir turizm ofisi haritalar broşürler herkes sabırla defalarca anlatıyor isteğin şekilde gezmen için yardımcı oluyorlar. Metro bilet makineleri var devasa ben 10 defalık bir kart aldım 20£ veya kredi kartı kullanın lütfen yoksa alamazsınız… kısaca bilgi veriyim her yere metroyla gidiliyor ben başka bir şey kullanmadım başta karışık gelebilir korkmayın renkler numaralar var bağlantılarını da öğrenince tadından yenmiyor.
Eve geldim…
Kaldığım yer bir etkinlik oteliydi ve eski bir hamamdan çevrilmiş. Buranın bohem mistik havasıyla ilgilenecektim de vaktim yok Ronaldo bekliyor şey stad yani.
Işık hızıyla attım valizi değiştim üstümü 4 saat uçtum ama ağzıma lokma koymadım niye aklıma mı geliyor… metrodan indim kafamı kaldırdım Santiago Bernabéu Stadyumu karşımda insan heyecanlanıyor.
Önünde arabalar otobüsler insanlar bir kuyruk var 5 saat bitmez asla içeri giremeyeceğim ben başladım ağlamaya mızır mızır gittim muhteşem İspanyolcam harika İngilizcem ve ağlak sevimli yüzümle müsaade istedim camın arkasındaki görevliye içeri girmem lazım vaktim yok deyip bileti uzattım. İnternetten alın arkadaşlar yanıma bir görevli verildi ve vip kapıdan girişle başladım tura… normal biletlerde tek eksik sizin yanınızda kimse olmuyor topluca geziyorsunuz tabikî de kimseye ihtiyacınız yok…
Stad için ayrıca bir yazı yazmalıyım anlatamam hatta görmeniz lazım çok büyük ihtişamlı teknolojik en tepeden başlanıyor gezmeye en üstten kuş bakışı sonra aşağı iniliyor özel odalar kupa odası hastanesi saunası hatta o meşhur maç sonrası açıklamaların yapıldığı oda bile üstelik her yere dokunabilir oturabilirsiniz hatta açıklama bile yapabilirsiniz kameralar kayıtta oluyor delireceğim Allahım.…
Planıma göre stattan sonra tur listesinde olmayan yerleri kendim gezecektim(gezemedi) ama ben statta kendimi kaybettim 3 saat kalmışım içeride Hayır hala pişman değilim.
Çıktım karnım aç ne yapacaktım ben deyip meşhur sol meydanına gittim…
Çilek yiyen ayı heykelini gördüm gençler insanlar turistler herkes orada geleneksel İspanyol yemeklerini yiyeceğim ne arıyoruz TAPAS… bulamıyorum yok varda istediğim gibi değil meydanda büyük ekmeklere et ürünleri seçerek hazırlanın sandviççiler var bir tane aldım elimde ekmek sol meydanında geziyorum…güzel yer gidin şölen alanı heykeller gösteriler eğlenceler otur izle o bile yeter… eve geldim çünkü sabah tura katılacağım…
Free tur sol meydanı kadar ünlü Plaza Mayor’dan başladı turumuz başta iyi gidiyorduk ama ben sıkıldım çünkü rehber bana tarihi anlatıyordu tarihi yerleri göstermiyordu baktım olmuyor kaçtım gittim bende kendim gezerim dedim dediğimi yaparım, yaptım.
Görmeden dönme!
• Pearta Del Sol
• Plaza Mayor
• Madrid Kraliyet Sarayı
• Parque Del Retiro
• Plaza De Cibeles
• Gran Via
• Santiago Bernabeu Stadyumu
• Almudena Katedralidepod Tapınağı
• Puerta De Alcala
• Mercado De San Miguel
• Atocha Tren İstasyonu
Yemeden dönme!
• Tapas
• Patas
• İspanyol Peynirleri
• Paella
• Mari Mutanya
• Tortilla
• Churo
Mutlaka iç!
• Cava
• Sangria
• Ve Şarap Çeşitleri
Ben hepsini yaptım vaktim yetti çok rahat kolay geziliyor tarihi turistik yerler birbirine yakın…
Akşamlar çok eğlenceli zaten İspanyollar muhteşem insanlar yüksek sesli konuşmalarına başta alışamıyorsun ama sonra kocaman kahkahalar sarıyor seni bol yemek bol müzik dans gülümseyen yüzler gidip birinden yardım istemek zorunda değilsin bir yer düşün insanlar gelip sana yardım etsin…
Aniden gelen ikramlar sokaklarda açılan şaraplar düşün… Hola deyince açılan tüm kapıları düşün dönmek çok zor oldu.
Ben paella yiyeceğim abi…
Son günüm her şeyi her yeri bitirdim geziyorum onu da yesem bunu da yapsam paella yiyeceğim. Sol meydanında saat kulesine gelmen 2. Sokak komple restoranlar var güzel et menüleri var et-salata-tatlı-sarap 13£ harika ama ben paella yiyeceğim…
Bir restorana gittim bizde yok dedi.
Başka restorana gittim onun saati var daha başlamadı dedi.
Bir daha denedim başka bir restoran kalmadı dedi menüye baktım aperatiflerde ‘’arroz’’ yazıyor dedim bu geleneksel bir şey çok acıktım bunu yiyeyim de güç toplayayım söyledim heyecanla bekliyorum arroz pilav demekmiş önüme koca bir tabak pilav geldi 2,5 £ 13 tl oturdum bir tabak pilav yedim…..
Sol meydanında caddedeki İSTANBUL kebapçısı selam ederim… Selamün aleyküm deyip şansımı denedim gülüştük eğlendik. Abi ben paelle yemek istiyorum dedi, tarif aynen şu buradan yürü opera meydanına git 4. Sokakta bir İstanbul var git oraya selamımı söyle…
Dediğini yaptım beni harika bir yere götürdüler önce tapas sonra şarap sonra paella geldi.
Paella; pirinç ve bulgurla yapılan bir pilav içinde deniz ürünleri bar gerçekten muhteşem lezzetti ama ben 20 dk arayla 2 tabak pilav yedim. Pişman mıyım aslaaaaaa 🙂
Yine gideceğim.
Başka mevsimde başka yerinden bakacağım yine kaybolacağım bol bol yanlışlar yapacağım yine anlatacağım sizlere…
Madem yola çıkıyorsun?
Pasaportunun fotokopisini al
Kimliğinin fotokopisini al
Sağlık sigortanı yanından ayırma
Bozuk £ yanında bulundur
Çantana dikkat et ama cüzdanını boynunda taşıma oradan daha kolay çalınır.
Harita okumayı öğren maps her zaman yardım edemez.
Kartlarını yurt dışına açtır.
Ülkeye çalış-plan yap
KORKMA.
Yazan: Bade Sebil Yıldız