Atatürk’ün Astrolojik Derinliği

Geldik ki benim bakarken bile duygulandığım, kitlendiğim, gördüklerimi cümleye dökemediğim o büyük insan Mustafa Kemal Atatürk’e… Onu hep tarih kitaplarından, görenlerden, televizyonlardan duyduk, gördük. Konuşulan şüphesiz ki hep başarılarıydı. Aşk hayatını da duyduk köşesinden bir yerden, ailesini de bildik. Bir günü bile gerçek bir gün olan Atamızı 57 yaşında kaybettik. 1 sene daha yaşasaydı bile çok daha ilerde olabilirdik, bilemiyorum. Peki, nasıl? Bu kadar kötü şey yaşayıp, bu kadar güzel şeyler başarmış birisi. Nasıl bir harita taşıyor? Haritasını güzel çalıştırmış olmalı dedim düşündüğümde. Hep tartışma vardı doğum tarihiyle alakalı oğlak burcu, akrep burcu vs. Astrolojide reftifikasyon  diye yoğun uğraş gerektiren bir çalışma vardır. Kişinin yaşadığı olaylardan doğum gününü ve saati bulunabilir. Kuşkusuz ki çok yoğun günler, aylar alan çalışmadır. Saygı duyduğum bir astrolog bunu daha önce yapmış ve doğum tarihine 4 Ocak 1881 olarak karar vermiş saatine ise 11:57 demiştir. Doğru olabilir mi diye açtım haritayı ve baktım. Bana başka bir harita daha mantıklı gelmedi. Atamızın güneşi oğlak burcunda ask yani yükselen burcu koç burcunda ve ayı balık burcunda. İlk başta sadece bu üç konumu konuşmak istiyorum.

Doğum haritasında yükselen koç; liderliği, harekete geçmeyi anlatır. Mustafa Kemal Atatürk yükselen koç doğasında olması, karizmasıyla, güçlülüğüyle bütün ülkeyi yanına almıştır. Aynı zamanda ASC noktasındaki Satürn sorumluluk ve ağırlık vereceğinden, adeta bir lider olmasına yol açmıştır. Kişinin disiplini, hitabeti çok güçlü olacaktır. 

ASC yöneticisinin 9. evde bulunması ve KAD ile kavuşum halinde olması kişinin dünya çapında bir lider olacağını, tanınacağını veriyor bize. Aynı zamanda yay burcunda olan bu kavuşum, kişinin baş öğretmenliğini de açıklıyor. Atatürk’ün yabancılarla, diğer ülkelerle olan zorlu mücadelesi resmen kaderinde varmış. Atatürk’ün dünyaya geliş amaçları arasında yer aldığını görüyoruz.

10. evine yani statü evine geldiğimizde oğlak burcunun hakim olduğunu görüyoruz. Oğlak burcu askerleri simgelediğinden statüsünün zaten doğuştan asker, komutan, lider olduğunu görüyoruz. Burada yer alan güneş ise zaten kişinin tanınan, örnek alınan bir asker olduğunu bize çok kolay bir şekilde veriyor.

11. evde yer alan ay, 11. ev geleceğe bakışımızı simgelediğinden ve balıkta olmasından kaynaklı Atatürk’ün ileri görüşlülüğünün nereden geldiğini açıklıyor. Ay balıkta olunca kişi hissel olarak çok güçlü olur ve 11.evde olması kişiye direkt ileri görüşlülük verir. Bunun en büyük örneği ise Atatürk’ün haritası!

Güneş, Pluton ve Uranüs arasındaki üçgen açı, toprak grubunda gerçekleştiğinden aslında kişiye değişim, dönüşümlerde oldukça mantıklı, adeta ayakları yere sağlam basan bir yapı verecektir. 

Ayın 12. eve düşmesi anne ile ilgili karmik durumlar, kadınlarla sorun yaşamak ya da bir takım bağımlılıklara işaret eder. Balık burcunun 12. evde olmasından kaynaklı Atatürk, duygularını yansıtmaktan korkabilir. Duygusal gözükmek belki de kişiye güçsüzlük olarak geliyor olabilir. Bu yüzden aslında çok derin ve duygusal olan Atatürk bunu ortaya koymaktan oldukça korkmuştur. Aynı zamanda ay anneyi simgelediği için anneye ayrı bir hassasiyet, düşkünlük verecektir. Fakat aralarındaki iletişim bulanıklaşmıştır. Zamanla bu bağ bilinmezlik haline gelmiş olabilir.

KAD yay burcunda olması kişinin bildiklerini paylaşması, yayması ve öğretmesi ile ilgilidir. GAD ikizler olduğundan artık bu dünyada kişinin edindiği tüm bilgileri paylaşması, yayması gerekir ki öyle olmuştur. 

Haritayı incelerken en dikkatimi çeken nokta ise chiron ve neptünün boğa burcunda kavuşum halinde olması. Üstelikte retro! Üstelik Pluto retro ve 26 derece boğa burcunda! Ben kişisel olarak, ölümünün bir kandırılmayla alakalı olduğunu düşünüyorum. Bu kişinin kendisini kandırmasından kaynaklı da olabilir başkalarının onu kandırması da. Yanlış tedavi geldi ilk önce aklıma. Kim bilir…  Pluto güneş Uranüs toprak üçgeni ona muhteşem bir liderlik verirken bu Plutonun Chiron ve Neptünle kavuşumu da ölümü hakkında ipuçları verebiliyor.

Ay ve venüsün 11. evde yer alması ise halkın ona olan büyük aşkını adeta anlatıyor. Ay ve kovanın 11.evde birbirini görmüyor oluşu kişinin bütün aşkını halkına verdiğini ve aşk hayatında yarım kalmışlıklar yaşadığını açıklıyor. 

Sene sene Atatürk’ün hayatını incelemek belki bana bize düşmez fakat ben şu kadarlık süreçte haritasını bu kadar iyi çalıştırmış kişi ilk defa görüyorum. Şüphesiz ki bu Atamız olacaktı. Balık burcu semboliği onu ne kadar bağımlılıklara itmiş olsa da bu balık doğası geleceğimize ışık tutmuştur. İyi ki dünyadan böyle bir insan geçti. Bize düşen bize adadığı hayatın değerini bilmek! 

Sena Terzi

Written by Altan Yiğit

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir