Altan Yiğit
Cold brew (soğuk dem) ile üçüncü dalga kahvecilerin artmasıyla karşılaşmaya başlasak da, aslında bu yöntem Japonya’da bulunan Hollandalı tüccarlarca 1600lü yıllardan beri kullanılmaktadır. Hatta bu yüzden “Dutch” ya da “Kyoto” tarzı demleme olarak da bilinmektedir.
Cold brew ve soğuk kahvenin farkı nedir?
Buzlu latte (ice latte) türevi kahvelere ya da soğuk filtre kahvelere aslında uzun zamandır cafélerde rastlamaktayız. Peki cold brew’in bu kahveden farkı tam olarak nedir?
Soğuk kahve herhangi bir kahveye buz eklenmesiyle yapılan kahvedir. Cold brew’un mantığında ise soğuk su ve yüksek miktarda kahveyi buluşturup buzdolabında 12-20 saat arası bekletmek vardır. Cold-brew’de, kahve soğuk su ile demlendiği için, sıcak suyla demlenmiş olan bir kahve gibi yoğun bir asidite bulunmaz. Bu sebeple daha az keskin tada sahip bir içecek elde edebilirsiniz. Sıcak suyla demlenmiş bir kahveyi, buzdolabında bekletseniz bu asidite yoğunlaşabilir ve hatta çok daha acımsı bir tada neden olabilir (Strand, 2017). Ayrıca kahvenin su ile uzun sure beklemesi, suya salınan kafein miktarını da arttırır. Sonuç olarak, cold brew ile yüksek kafeinli, soğuk, şekersiz ama tatlı bir kahve içmiş olursunuz (Falkowitz, 2010).
Euromonitor raporlarına göre, yenilik arayışı ya da merak sebebiyle cold brew deneyen pek çok kahve tüketicisi, daha az asidik bu içeceğin mide ve sindirim için daha kolay olduğunu keşfederek ya da tadı daha çok beğendikleri için cold-brew tercih eder (Barry, 2018).
Peki cold-brew’den sonra ne var?
Cold brew’ü ısı kullanılmadan demlenen kahveler için şemsiye bir terim gibi görürsek, cold brew’ün ileride çeşitlenebileceğini ya da geliştirilebileceğini de öne sürebiliriz. Bu alandaki girişimlerden bir tanesi nitrojenli demleme (nitro-brew) olarak anılan, kahveye kremamsı/köpüklü bir yapı kazandıran demleme yöntemidir. Nitrojenli demleme, cold brew’e spesifik ekipmanlar yardımıyla nitrojen eklenmesiyle yapılır. Başka bir örnek ise, Kyoto tarzı demlemeye geri dönüş niteliğinde olan, kahveyi büyük buz kalıpları içinde bekleterek yavaş yavaş demleyen yöntemdir (Euromonitor InternationalAnalysis, 2018).
Sonuç olarak, soğuk su ile demlenen kahvelere yapılan eklemelerin farklı malzemeler ile çeşitlendirilmesini cold-brew dahilinde inceleyebiliriz.
Evde cold brew nasıl yapabilirsiniz?
Öğüttüğünüz 100 gram filtre kahveyi 500 gram (1×5 ya da 1×7 oranını kullanabilirsiniz) suyla karıştırdıktan sonra hava almayacak bir kavanozda 12-24 saat arası saklayabilirsiniz. Bu yöntemi uygularsanız öğüttükten sonra kahveyi filtrelemeniz gerekir.
Aynı şekilde kahve ve suyu French press’e koyarak, buzdolabında bekletebilirsiniz. Bu yöntemde kahveyi tekrardan filtrelemenize gerek kalmaz, ancak French pressin ağzını peçete ya da bir kağıt yardımıyla tıkayarak, hava geçirme oranını mümkün olduğunca indirmeniz gerekir.
Kahvegibikahve paketleriyle de soğuk dem yapmanız mümkün.
- Fiber Filtreleri hava geçirmeyecek bir kaba koyun.
- Her filtreye yaklaşık 200ml denk gelecek kadar şekilde oda sıcaklığında su ekleyin.
- Buzdolabında 12-24 saat bekletin.
- Kolay cold-brew’ün keyfini çıkarın 🙂
Yazar: Kahvegibikahve
