Altan Yiğit
İyi haber: Bilimsel araştırmalarca bireylerin mutluluk seviyelerinin arttırılabildiği kanıtlandı.
Kötü haber: Mutlu olmanın kısa ve kolay bir yolu yok.
Dünya üzerinde bütün insanların ortak yanları ne olabilir, diye bulmaya çalışsak ‘mutlu olmayı istemek’ listede üst sıralarda yerini alırdı. Öyle ya, kendinizi ve bugüne kadar tanıştığınız tüm insanları düşünün. Aralarında mutlu olmak istemeyen var mıydı?
Mutlu olmak istiyoruz ve bunun için haklı sebeplerimiz var. Öncelikle doğamız gereği olumlu duyguların hayatımızda daha çok yer almasını istiyoruz. Mutluluğu istemek doğamızda var. Mutlu olmak; sosyal ilişkilerimizde daha iletişime açık, günlük yaşamda daha enerjik, geleceğe dair daha umutlu ve istenmeyen durumlara uyum sağlamada daha becerikli olabilmemiz anlamına geliyor. Yaşam kalitemiz ve yaşamdan aldığımız doyum yükseliyor. Bunun gibi pek çok artıları mevcut olsa da mutluluğun kendisi de tek başına iyilik halimizi arttırıyor.
Mutluluğun tanımı kişiden kişiye değişmekte çünkü somut bir kavram gibi üzerinde fikir birliğine varılacak bir durum söz konusu değil. Elbette tarih boyunca filozoflardan bilim adamlarına, yazarlardan siyasetçilere kadar pek çok kişi kendi evreninde atfettiği şekilde mutluluğu tanımlamıştır. Kimisi için bir amaçken, kimisi için iyi yaşamak anlamına gelmiştir. Ancak bahsettiğim gibi tek bir tanımdan söz etmek mümkün değil ki zaten bunun bir önemi de yok. Çünkü önemli olan sizin zihninizde ‘mutluluk’ deyince belirenlerdir. Örneğin benim için mutluluk, zihnimizdeki inanışlarımız ve algılarımız ile ortaya çıkan bir duygu iken sizin için bambaşka bir anlama gelebilir. Bireyler için tanımlar farklı olsa da sanırım herkes mutluluğun istenir bir duygu olduğu gerçeğini kabul eder.
NE KADAR MUTLUSUNUZ?
Bu kadar çok arzulanan bir duyguya araştırmacılar da yoğun ilgi göstermiştir. Mutluluk ile ilgili yapılmış sayısız araştırma ve mutluluğu konu alan dünya kadar kitap bulabiliriz. Hepsini ortak hedefi ise mutlu olmanın kısa yolunu bulmak.
Yapılan pek çok araştırma sonucunda kişilerin fazla para kazanınca, fit bir vücuda sahip olunca, evlenince, başarılı bir öğrenci olunca, iş bulunca, araba alınca ‘mutlu’ olacağına dair beklentisi karşılanmamış gibi duruyor. Şöyle ki bu gibi yaşam olayları bizleri belli bir süre için mutlu etse de etkisini uzun süre sürdüremiyor. Sonunda bu tür günlük hayatı ve maddiyatı ilgilendiren isteklerimiz gerçekleştiğinde hissettiğimiz mutluluk, tüm insanlarda var olan alışma becerisi nedeniyle belli bir yerden sonra azalmaya başlıyor.
Size kötü haber olarak mutlu olmanın kolay ve kısa bir yolu olmadığından bahsettim ancak bu mutluluğa giden yollar olmadığı anlamına gelmiyor. Pozitif psikoloji araştırmaları, kişilerin mutluluk seviyesinin kalıcı olarak arttırıldığını kanıtlamakta. Yapılan araştırmalar; minnet etme, yaşanan anın tadını çıkarma, kendini takdir etme, problem çözme becerisini geliştirme, iyimserliği geliştirme, empati becerisini geliştirme gibi pek çok uygulamanın eğer kişiler tarafından sık sık ve üzerinde çaba harcanarak uygulanır ve alışkanlık haline gelirse kalıcı olarak mutluluk seviyesini arttırdığını bizlere gösteriyor.
Bu bilgiler ışığında mutluluğu arttırma çalışmalarına bir değişim süreci olarak bakmamız, değişim için gerekli emeği ve çabayı göstermemiz bizlere yardımcı olabilir. Önemli olan mutluluğumuzu arttıran uygulamaları pes etmeden, vazgeçmeden uygulamaya devam etmek ve değişimi gözlemlemektir.
Bilim dünyası bireylerin mutluluk seviyelerinin nasıl bilinebileceğine dair de kafa yormuştur ve ölçebilmek için pek çok ölçek geliştirilmiştir. Öznel mutluluk algınızı fark edebilmek için bu tür ölçekler oldukça yararlıdır. Size durduğunuz yeri ve olmak istediğiniz yerden ne kadar uzakta olduğunuzu gösterir. Aynı zamanda amaç koymada da yardımcıdır.
Benim kullanmayı tercih ettiğim uygulaması kolay bir mutluluk ölçme aracını sizinle paylaşmak istiyorum.
ÖZNEL MUTLULUK ÖLÇEĞİ
Öznel Mutluluk Ölçeği, Sonja Lyubomirsky ve Heidi Lepper tarafından araştırmalarda ve danışanlarda kullanılması için geliştirilmiş oldukça pratik, uygulaması kısa zaman alan bir ölçektir. Ölçekte elde edilebilecek en yüksek puan 7, olabilecek en fazla mutluluk seviyesini en düşük puan 1 ise olabilecek en düşük mutluluk seviyesini gösteriyor. Yapılan uygulamalarda ölçeği kullanan bireylerin mutluluk ortalaması 4.5-5.5 arasında yer aldığı görülmüş. Eğer siz de kendinizin mutluluk seviyesini ve ortalamaya göre yerinizi merak ediyorsanız haydi uygulamaya! Öncelikle bir kağıda aşağıdaki sorulara vereceğiniz cevapları not edin. Sonra onları hesaplamak için kullanacağız.
Uygulama adımı 1
Aşağıdaki her bir cümle/soru için size en uygun rakamı seçiniz.
1.Genelde kendimi şu şekilde tanımlarım:
1 2 3 4 5 6 7
Pek mutlu Çok
olmayan bir mutluyum
insanım
2. Çoğu arkadaşıma göre:
1 2 3 4 5 6 7
Daha az Daha çok mutlu
mutlu biriyim biriyim
3.Bazı insanlar genel olarak çok mutludur. Ne olursa olsun hayattan zevk alırlar. Bu durum sizin için ne kadar geçerli?
1 2 3 4 5 6 7
Hiç Oldukça
4.Bazı insanlar genel olarak mutsuzdur. Depresyonda olmasalar bile asla gerçekte olduğu kadar mutlu görünmezler. Bu durum sizin için ne kadar geçerli?
1 2 3 4 5 6 7
Oldukça Hiç
Uygulama adımı 2
Evet, ölçeği doldurduk. Sıra geldi sonucu öğrenmeye. Puanı hesaplamak oldukça kolay. Aslında tüm puanların ortalamasını alma işlemi yapacağız.
Öncelikle 4 soruya verdiğiniz puanları toplayın. Sonrasında ortaya çıkan toplam puanı dörde bölün. Evet! Bu kadar basit.
Böylelikle mutluluk puanınızı ve mutluluk seviyenizi öğrenmiş oldunuz. Puanınız ne olursa olsun, ister ortalama altı ister ortalama üstü, önemli olan mutluluk seviyemizi arttırabiliyor olmamız. Umarım bu uygulama mutluluk algınız hakkında bir farkındalık kazanmanıza yardımcı olmuştur. Eğer bu puanlamada mutluluk seviyenizin nerede olduğunuzu öğrendiyseniz olmayı dilediğiniz mutluluk seviyesi ile olan uzaklığı da görebilir ve açığı kapatmak için eyleme geçebilirsiniz.
Mutlu günler diliyorum.
Sevgilerle.
Yazar: 7-Circle
