1- Gecenin bir yarısı canları tatlı çeker ama mutlaka çeker. Buzdolabında bir şey yoksa, internette de yok mudur sanki? Hemen waffle ya da künefe gibi ağır şeyler söylenmelidir. Sonra da gece bir sürü kabus görülmelidir.
2- Tatlı yiyerek koca bir öğünü geçirmek gibi bir özellikleri vardır. Bari yanında da proteinli bir şeyler yeseydiniz ya, tok tutardı.
3- Kilo almıyor musun ya da nasıl kilo almıyorsun soruları, isimleri ya da nereli olduklarından daha sık sorulur.
4- Süper enerjik olmalarını, hızlı düşünmelerini, yerlerinde duramamalarını, neşeli olmalarını yedikleri tatlılara borçludurlar. Brokoli yeyip de, mutlu olan biri görülmüş şey değil zaten.
5- Üst üste binmiş çikolata kalıpları, puding dağları, baklava dilimleri bunların heykelleridir işte.
6- Çikolata şelalesini izleyerek meditasyon yapabilirler.
7- Nutella kaşıklayan birini gördüklerinde -eğer o anda Nutella kaşıklamıyorlarsa- konsantrasyonları bozulur, dikkatleri dağılır, elleri ayakları titrer.
8- Doğum günlerini yaş pasta, düğünleri düğün pastası, partileri tatlı ikramları için severler.
9- “Aç değilim ama tatlı yiyebilirim” işte yetişkin bir tatlı düşkününün sosyalleşme cümlesi.
10- Eğer PMS dönemindelerse pastaneleri ve marketlerin tatlı reyonlarını, indirimdeki Gratis gibi yağmalayabilirler.
11- Tatlılar bunları kesmez, midelerini ağrıtmaz, fazla gelmez, üstüne su içme gereği bile duymayabilirler.
12- Hafif, ağır, şerbetli, çikolatalı gibi ayrımlar tatlıları ötekileştirmekte öteye gidemez. Tatlılar kardeştir ve dünyalıdır. Hepsi aynı iştahla yenebilir.
13- Çikolatalı sufleye kaşık batırmak ve çikolatanın akmasını izlemek onlara göre Oscar’lık bir performanstır.