2019’un Aralık ayında hayatımıza giren Covıd-19 virüsünden korunmaktan sonra en çok dikkat etmemiz gerekenlerden biri bağışıklık sistemimizi güçlendirmek. Bunun için eczanelerde birçok ürün bulunmaktadır. Sambucol, propolis, beta glukan…
Peki bunlar ne ve ne işe yarıyorlar?
Bazıları bitkisel, bazıları hayvansal olan bu ürünler vücudumuzdaki virüs ve bakterilerle savaşan hücrelerimizin artmasını ve daha sağlıklı olmalarını sağlıyor.
- Sambucol: Sambucus nigra adı verilen bir ağacın meyvelerinden üretilir. Yapılan araştırmalar sonucu viral (virüs kaynaklı) enfeksiyon geçiren hastalara grip ilacı ile beraber sambucol verilmiş ve hastalarda 1-3 gün erken iyileşme görülmüş.
- Propolis: Arıların bal yaptığı sırada kovandaki açıklıkları kapatmak ve kovanın hijyenini sağlamak amacıyla ürettiği bu madde aynı zamanda antimikrobiyal ve antioksidan etkinlik de gösterir. Tarih boyunca farklı enfeksiyonların tedavisinde ilaç olarak tüketilmiştir. Günümüzde üzerinde kanser araştırmaları da dahi olmak üzere birçok araştırma yapılmaktadır. B, C, E vitamini ve birçok mineral açısından zengin olan propolis, zararlı virüs ve bakterilerin öldürülmesine yardımcı olur. Yetişkinler ve çocuklar için bağışıklık güçlendirici olarak kullanılabilen bir üründür.
Polen: Proteinler ve aminoasitler açısından oldukça zengin olup, kraliçe hariç kovandaki tüm arıların temel besinini oluşturur. Binlerce yıldır, dünyanın her yerinde ilaç olarak kullanılmaktadır. İştahı ve aşermeyi bastırır, vücuda enerji verir, bağırsak hareketlerini düzenler, bağışıklığı güçlendirir. (Arı sokmasına karşı alerjisiniz varsa arı polenine ve arı ürünlerine karşı dikkatli olmalısınız.) Arı polenini tüketmek için en iyi kaynak pastörize edilmemiş baldır. 2 yaşından küçük çocukların bal tüketimi sakıncalıdır. - Balık Yağları: İçerisinde EPA ve DHA adı verilen iki farklı Omega 3 barındırırlar. DHA; beynin sağlıklı ve düzgün çalışmasını sağlarken EPA; kalp ve damar sağlığını korumaya yardımcı olur ve çocuk gelişimini destekler. Somon, ton balığı ve karideste bol miktarda bulunur.
Beta Glukan: Kepekli tahıllar, yulaf, buğday ve arpada bol miktarda bulunur. Kolestrol seviyesinde iyileşme sağlar, kalbi güçlendirir. Bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıkların iyileşme süresini kısaltır.
Çinko: Beslenmemizdeki en önemli elementlerden olup, vücudumuzda 200’den fazla enzim tepkimesinde yer alır. Antioksan ve bağışıklık sistemimizin temel koruyucusudur. Günde 15-30 mg alınması bağışıklık sistemi için yeterlidir. Çinko desteği için en iyi doğal kaynaklar; et, mantar (istiridye), yumurta ve tam buğdaylı ürünlerdir.
C vitamini: Vücutta depolanmadığı için günlük alınması gereken bir vitamindir. Antioksidan vitaminlerden biri olup, bağışıklık güçlendirici ve virüs kaynaklı (grip, nezle, covıd-19…) enfeksiyonların tedavisine yardımcıdır. Günlük alınması gereken C vitamini miktarı 1000-1500 mg ‘dır. Doğal olarak kuşburnu, kivi, portakal, greyfurt ve brokolide bol miktarda bulunur. - D vitamini: “Güneş ışığı vitamini” olarak bilinen D vitamininin en önemli kaynağı tabi ki Güneş’tir. Yaz aylarında güneşin en dik geldiği zamanlarda avuç içlerimizden ve kollarımızdan bol miktarda D vitamini alırız. Bol güneşli bir yaz boyunca aldığımız D vitamini karaciğerde depolanabildiği için bir yıl boyunca eksikliği görülmez. Aynı zamanda hayvansal gıdalarda da bol miktarda bulunur. Kemik erimelerini engeller, güçlü kemik ve dişler için gereklidir. Bağışıklık sistemini güçlendirir ve kansere karşı korur. Korona hastalarına da destek olarak D vitamini önerilir.
Probiyotikler: Vücudumuzda iki tip bakteri vardır; bize zararlı olanlar ve bizim yaşamamız için gerekli olanlar. Eğer zararlı bakterilerin sayısı, yararlı olanları geçerse hastalıklar ortaya çıkmaya başlar. Probiyotikler ise vücudumuzdaki iyi bakterilerin sayısını artırmak için kullanılır. Hazımsızlıkları giderir, bağırsak sistemini düzenler, ishali keser, idrar yolu enfeksiyonlarını destekleyici olarak kullanılır. Ev yapımı yoğurt, turşu, nohut gibi besinler doğal probiyotik kaynağıdır.
Yazar: 7-Circle