Her kadın belli bir yumurta rezervi ile doğmakta ve ergenlikle menopoz dönemleri arasında her ay ortalama bir tane yumurta yumurtlamaktadır. Bu düzenli işleyiş kadının üreme kapasitesinin bir göstergesidir. Kadının yumurtlama dönemi yaklaştığında olası bir döllenme durumu için rahim iç tabakası hormonların etkisiyle kalınlaşır ve gebeliğe hazırlanır. Zira o ay döllenme gerçekleşirse meydana gelen embriyo, oluşan bu duvara, dokuya tutunabilir ve buradan beslenebilir. Ancak o ay gebelik gerçekleşmediyse kalınlaşan bu doku pul pul dökülür ve bu esnada açılan damarlardan kanama olur. İşte bu kanla birlikte dokunun vücuttan atılması işlemine adet kanaması adı verilmektedir. Ergenlik ve menopoz dönemleri arasındaki her kadın ayda bir kez yumurtlar ve gebelik meydana gelmediyse adet kanaması yaşar. İki adet kanaması arasında 21-35 günlük bir zaman diliminin olması ve kanamanın 4-7 gün arasında sürmesi normal karşılanır. Ancak iki adet arasındaki zaman dilimi 21 günden az, 35 günden fazla ise, kanama 4 günden kısa, 7 günden uzun sürüyorsa ya da bazen ayda bir bazen de 2 ayda bir adet görülüyorsa adet düzensizliğinden bahsedilir.
Adet düzensizliği neden yaşanır?
Üreme çağı içindeki bir kadın hamile değilse ve bebek emzirme döneminde değilse iki aydan uzun süre adet görmemesi ya da adet döngüsünde belli bir düzenin oturmamış olması kesinlikle bir sağlık sorununa işarettir. Duygusal, psikolojik, fizyolojik olarak kadını olumsuz etkileyen her şey kadının hormonsal dengesinde bozukluklara yol açabilmektedir. Örneğin stresli iş ya da ev yaşamı, ani travmalar, depresif ruh hali, doğum kontrol hapları, üreme organlarında oluşabilen herhangi bir anomali, ani kilo alımı veya kilo kaybı gibi sebepler adet düzensizliğine yol açmaktadır. Bununla birlikte tiroid, diyabet, karaciğer sorunları, rahim ve yumurtalık kanserleri, rahim iltihap ve enfeksiyonları da adet düzensizliği sebeplerindendir.
Duygusal sorunlar ve dengesiz beslenme hormon dengelerinin değişmesine, adet düzensizliğine yol açar
Kadının duygu durumundaki olumsuz gelişmeler doğal sürecinde salgılanan hormonların dengesini değiştirdiğinden, adet düzeni de bozulmaktadır. Bununla birlikte yetersiz ve dengesiz beslenme de ani kilo kaybına, doğal olarak da hormonsal sorunlara sebep olabilmektedir.
Doğum kontrol hapları en sık karşılaşılan adet düzensizliği sebeplerindendir
Doğum kontrol hapları östrojen ve progestin hormonları içerdiğinden bu hapları kullananların yumurtalıklarında yumurtlama olmaz. İşte bu sebeple de gebelik gerçekleşmez. Adet döngüsü de yumurtlama ile bağlantılı olan bir durum olduğundan hapların kullanıldığı süre içinde adet düzensizliği yaşanması normaldir. Doğum kontrol haplarının kullanımına son verildikten sonraki 3-5 ay da bu düzensizlik devam eder ve yaklaşık 6 ay sonra adet kanamaları düzene girebilir.
Rahimde oluşan polip ve miyomlar adet düzensizliğine yol açabilir
Rahim iç tabakasında meydana gelen iyi huylu küçük oluşumlar olan polipler ve rahim duvarında oluşan tümörler olan miyomlar rahim içindeki doğal işleyişin bozulmasına sebep olurlar. Bu normal dışı oluşumlar büyüdüklerinde kanama, ağrı ve adet düzensizliği gibi durumlara yol açabilmektedirler.
Endometriozis adet düzensizliği sebeplerindendir
Her ay rahim içinde olası bir gebelik durumunda embriyonun tutunabilmesi için meydana gelen dokunun rahim dışındaki bir alanda oluşması ve sanki rahim içindeymiş gibi her ay kanama yapması durumu Endometriozis olarak adlandırılır. Endometriozis yerleştiği alanda ağrı, kramp, kanama ve adet kanamalarında düzensizliğe yol açmaktadır.
Polikistik Over Sendromu adet düzensizliğine neden olur
Yumurtalıklarda iyi huylu çok sayıda kist oluşması sorunu olan Polikistik Over Sendromu, yumurtalıklardan normalden çok fazla androjen hormonu salgılanmasına sebep olur. Bu durumda da yumurtalar olgunlaşamadığından yumurtlama ve dolayısıyla adet kanaması gerçekleşemez.
Adet düzensizliği ne zaman normal karşılanabilir?
Ergenliğe girişle birlikte başlayan adet kanamaları ilk birkaç yıl düzensiz seyredebilir. Bu dönem içinde kadınlık hormonlarının düzene girmesi, dengelenmesi için birkaç yıla ihtiyaç vardır. Aynı zamanda menopoz döneminin yaklaştığı birkaç yıl içinde adet kanamalarında düzensizlikler görülebilir. Bu süreçte de tıpkı ergenliğe girişte olduğu gibi üreme hormon salgılarının azalması ve yavaş yavaş bitmesi durumu söz konusudur. Bu sebeple ergenliğe giriş ve menopoza giriş dönemlerindeki birkaç yıl adet düzensizliklerinin görülmesi normal karşılanır ve herhangi bir sağlık sorunundan şüphe edilmez.
Pingback:Adet takvimi nedir, nasıl tutulur?